Kalp kapakçığı ameliyatının ardından uzun bir aradan sonra partisinin grup toplantısına katılan MHP lideri Devlet Bahçeli, “Kaldığımız yerden yolumuza devam ediyoruz” mesajı verdi.

Bahçeli en son 28 Ocak 2025’te, partisinin grup toplantısında konuşmuştu. Rahatsızlanarak 4 Şubat'ta hastaneye kaldırılan MHP liderinin kalp kapakçığı ameliyatı olduğu açıklanmıştı. Bahçeli, Sırrı Süreyya Önder'in vefatının ardından 99 gün sonra Meclis'e giderek DEM Partililere taziye dileğini iletmişti.

Bahçeli, ameliyatın ardından 66 gün sonra ilk kez partisinin kurucu genel başkanı Alparslan Türkeş'in mezarını ziyareti sırasında fotoğraf vermişti.

Mesaisine başlayan MHP lideri, henüz Meclis'te bir konuşma gerçekleştirmedi. Yarınki grup toplantısıyla birlikte Bahçeli 4 ay 27 gün sonra grup toplantısında partililere hitap ediyor.

"İŞTE AYAKTAYIZ"

Kurmaylarıyla birlikte MHP Grubu'na gelen Bahçeli, uzun süre partililer tarafından ayakta alkışlandı.

MHP lideri "İşte ayaktayız, işte buradayız. Kaldığımız yerden yolumuza devam ediyoruz" sözleriyle başladı.

Bahçeli'nin açıklamalarışu şekilde: 

"Süpergüç Türkiye'nin arzusundayız. Milli birlik ve dayanışmamızı güçlendirmenin çabasındayız. Ülkemizin güvenli, tehlikeye düşerse kim milli kimliğin, huzurun güvencesi olacak iyi biliyoruz. Biz siyasetimizi boş hayaller üzerinden yapmıyoruz. Sebepleri sorgulamadan sonuçların anlamsız halde kaldığınızı biliyoruz. Bize göre siyaset, iftihar ettiğimiz Türk milletine hizmet için fırsattır. Diğer aktörlerle girişilen hizmet yarışında öne çıkma becerisidir. Ama özne her zaman Türk milletidir.

Siyasetimiz, Türk milleti varsa hep var olacaktır. Varlık nedenimiz büyük Türk milletidir. Siyaseti, yalan ve fitne çarkını döndürmek olarak icra etmiyoruz. Siyasetin çok ciddi bir iş olduğunun farkındayız. Bütün samimi gayretlermizin sonunda milletimizin yeni yüzyıla yolculuğu vardır. Bu muazzam mücadelenin arkasında ise mesaisini ve bütün ömrünü siyasete adamış, gözleri çakmak çakmak on binlerce dava arkadaşımın tertemiz hayalleri vardır.

Tehdidin küçüğü, büyüğü, tehlikenin önemlisi, önemsizi olmaz. Bize bir şey olmaz diyemeyiz. Kim saldıracakmış bırakın bu masalların diyen zihniyete müsade edemeyiz. Önümüze bakarken geçmişin izinden yürümekle mükellefiz.

Coğrafyaların bombalanarak silkelenmesi, barışçıl diyalogları köstekleyecek, vekalet savaşlarını başlatacak ve sonu gelmeyen çalkantılara yol açacaktır. Adaletsizliğin kökleşmesi, maneci erime, vicdani felaket, yeryüzünün en köşesine hükmetmiştir. Katliam makinesi, soykırım çetesi siyonist barbarlığın bugüne kadar durmaması hiçbir tenkite aldırmaması yalnız bir utanç anıtı gibi karşımızda değil, uyanık olmamızı gerektiren haydutluk anarşizmidir.

Sözde devlet diyorum çünkü İsrail uluslararası hukukun kurallarına göre bir devlet olmaktan çıkmış, bir cinayet ordusuna, ölüm mangasına, terör devletine dönüşmüştür. Uluslararası toplum derhal harekete geçmeli, İslam ülkeleri üç maymunu oynamaktan vazgeçmelidir. Bugün değilse ne zaman ümmet ve millet dirişiş emaresi gösterecektir?