Sarıyer Uskumruköy'deki evlerinde annesi Belgin Hızal'ı boğarak öldüren Aslı Sönmezler'in hatıra defteri ortaya çıktı. Aslı Sönmezler, hatıra defterine ".. işte beyin tık atıveriyor. Benim annem insanı çok kolay çıldırtma kabiliyetine sahip. Sonunda bende kontak attı ve annemi feci şekilde dövdüm.. Hatta bir ara annemin üstünde gırtlağına öyle sıkı sarılmış duruyordum ki, bir an düşündüm annemi öldüreyim mi? aslında delirmek güzeldir" diye yazmış.

Banka yöneticisi olan annesi Belgin Hızal'ı öldürmekten yargılanan tutuklu sanık Aslı Sönmezler'in duruşması İstanbul 20.Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Davanın ikinci duruşmasında kızı tarafından öldürülen Belgin Hızal'ın ablası Elvide Hızal ile ayrıldığı eşi Haluk Sönmezler ve oturdukları sitenin görevlisi tanık olarak dinlendi.

"ESKİ EŞİMİN KORKTUĞU BAŞINA GELDİ"

Öldürülen Belgin Hızal'ın eski eşi ve tutuklu sanık Aslı Sönmezler'in babası Haluk Sönmezler eski eşinin kendisine 2015 yılında bir e-mail gönderdiğini belirterek "Ben ABD'de yaşarım. Eski eşim 2015 yılında bana bir e-mail gönderdi. E-mail'de Aslı'nın şizofren olduğunu, Bodrum'da yaşadığını ve kızını bir yıldır görmediğini belirterek benden yardım istedi. Ancak eski eşimle aramızdaki özel sebeplerden dolayı göndermiş gönderdiği e-mail'e inanmadım ve yardım etmedim. Zaten ABD'de olmam da yardım etmemi kısmen engelliyordu. Daha sonra da eski eşimin korktuğu başına geldi. Bu olay nedeniyle çok üzgünüm, bundan sonra da hasta olan kızımla ilgilenip bakma yükümlülüğümü bir baba olarak yerine getireceğim" dedi.

"ASLI'YI GÖRÜNCE RAHATLADIM"

Öldürülen Belgin Hızal'ın ablası Elvide Hızal ise olay günü kendilerini jandarmanın arayarak bir tartışma olduğunu ve kendilerinin gelmesi gerektiğini haber verdiğini söyledi. Aldığı haber üzerine kızı Mısra ile ablası ablasının evine gittiğini belirten Elvide Hızal "Evde jandarmalar vardı, Aslı'yı görünce rahatladım, bir şey olmadığını düşündüm. Ancak jandarma başınız sağ olsun deyince olayı anladım" diye konuştu. Elvide Hızal, davaya katılma talebi olduğunu mahkemeye iletti.

"KANLI BIÇAK VE HATIRA DEFTERİ İNCELENSİN"

Belgin Hızal'ın 92 yaşındaki babası ve davanın müştekisi Mustafa Süha Hızal'ın avukatı Handak Bakbak ise müvekkilini bir sonraki duruşmada hazır edeceklerini mahkemeye iletti. Bakbak, tutuklu sanık Aslı Sönmezler'e ait olduğunu iddia ettikleri hatıra defteri, Belgin Hızal ve Aslı Sönmezler'in cep telefonları ve bir laptopu yanında getirdiğini ve bunları mahkemeye teslim ederek kriminal inceleme yapılmasını talep etti. Avukat Bakbak ayrıca olay ardından jandarma tarafından alınmayan ve olayda kullanıldığını düşündüklerini kanlı bıçağın da mahkeme tarafından emanete alınmasını talep etti. Ayrıca basında dava ile ilgili yer alan haberlerin aileyi yıprattığını ileri süren Avukat Handan Bakbak, davaya yayın yasağı getirilmesini talep etti.

Tutuklu sanık Aslı Sönmezler'in avukatı ise müvekkili hakkında alınacak rapor sonucunda müvekkilinin yüksek güvenlikli bir tedavi merkezine alınarak tutukluluğun sona erdirilmesini talep etti.

"HATIRA DEFTERİ BANA AİT"

Hatıra defterinin kendisine ait olup olmadığı konusunda şüpheleri olduğunu belirten ve defteri inceleyen Aslı Sönmezler, "Hatıra defteri bana aittir. Ancak içindekileri şu an hemen okuyamadım. Daha sonra okuyarak hatıra defterine yazdıklarımla ilgili beyanda bulunacağım" dedi.

Görüşünü açıklayan Cumhuriyet Savcısı eksik hususların tamamlanması, atılı suçun niteliği, delil durumuna göre sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedi.

Taleplere ilişkin ara kararını açıklayan mahkeme, tutuklu sanık Aslı Sönmezler'in tutukluluk halinin devamına karar verdi. Müşteki vekili Handan Bakbak'ın mahkemeye sunduğu hatıra defteri ve diğer belgelerin mahkeme kasasına alınmasına karar veren mahkeme, sunulan laptop, sanık ve maktule ait cep telefonları ve kanlı bıçağın; davaya katkı sağlamayacağı gerekçesiyle reddetti. Müşteki Elvide Hızal'ın davaya katılma talebini kabul eden mahkeme, katılan tarafın yayın yasağı talebinin de reddine hükmetti. Duruşma Eylül ayına ertelendi.

"BİR AN DÜŞÜNDÜM ANNEMİ ÖLDÜREYİM Mİ?"

Mahkeme kasasına alınan Aslı Sönmezler'in defterinde arkadaşlarının da Sönmezler'i "deli'olarak gördüğüne ilişkin yazılar bulunuyor. Bir kısmı İngilizce olan günlükteki bazı bölümler şöyle; "…şiirdeki "tık" ordan geliyor, işte beyin tık atıveriyor. Benim annem insanı çok kolay çıldırtma kabiliyetine sahip. Uyuşturucuyu bıraktıktan birkaç hafta sonra annem gelip beni hala uyuşturucu kullanmakla suçladı. Çok üzerime geldi, sonunda bende kontak attı ve annemi korkunç bir biçimde dövdüm, hem de öyle böyle değil. Hatta hatırlıyorum bir ara annemin üstünde gırtlağına öyle sıkı sarılmış duruyordum ki, hatta bir an düşündüm annemi öldüreyim mi? Aslı dedim kendi kendime o zaman bütün derdin biter. O zaman anladım cinnet geçirmek neymiş diye? İnsanlar nasıl bütün aileyi öldürüyorlar anladım. Bir anlık bir kararla…", "…bu vukuatlarım yüzünden hem Amerika'da hem Türkiye'de bütün arkadaşlarımı kaybettim. Çok çok yalnız kaldım..", "..çoğu insan hala beni deli kabul ediyor…", "..senelerce beni delirten, egomu yıkan bütün o…çocuklarının bende bıraktıkları izleri yaratıcı çözümlerimle kapatıyorum, kendime yeni bir ego veriyorum", "…bu şizofren dünyamı yemin ettirdim kimseye söyleme diye, gidip herkese söylemiş", "..babamı uzun zamandır görmüyorum, her an delirme noktasındaki aklımı iyice ütüleyip büzüyo..", "…bir gece derin konuları düşünürken anladım ki o günden beri depresifim..", "… ben para fakiri değildim ama sevgi fakiriydim, delirttiler.." ..uyuşturucu ve uykusuzluktan şizofren bir dünya yarattım kendime", "…aslında delirmek güzel bir şeydir.."