Uludağ Mili Park’ta antrenman yapacak dağcılara ‘alan kılavuzu’ almaları şartı getirilmesine dağcılık kulüpleri tepki gösterdi. Yıllardır dağcılık yapmalarına karşın 15 günlük ‘alan kılavuz’larına mahkum hale getirildiklerini savunan spor kulüpleri, kılavuz ücretlerinin alınmayıp, serbestçe Uludağ’da faaliyette bulunmalarına izin verilmesi için Bursa Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğüne dilekçe verdi.

Spor İl Müdürlüğü önünde dağcılar adına basın açıklamasını okuyan Meliha Arslan, “Milli Parklar Mevzuatında yer alan; ‘Milli Park koruma alanlarına sportif amaçla girecek dağcıların, içerisinde bulunduğu sezonun vizeli lisansını göstermeleri koşuluyla giriş ücreti alınmayacaktır’ maddesine rağmen dağcılık kulüpleri ve lisanslı sporculardan ‘alan kılavuzluğu’ adı altında ücret talep edilmektedir.” dedi.

Kurumların spor yapmak isteyenleri teşvik etmesi gerekirken, kendilerinin önünü kesildiğini anlatan Arslan, “Alan kılavuzlarının istediği ücret tamamen ticari amaç içermektedir. Bursa’da bulunan dağcılık kulüplerimiz de Uludağ’da eğitimlerini sürdüren, milli takıma seçilen ve müsabakalarda ilimizi temsil eden sporcularımız bulunmaktadır. Alan Kılavuzları Derneği’nin talebi ve şikâyeti, sporcularımızın antrenman yapmasına ve başarılı olmalarına engel.” şeklinde konuştu.

"ALAN KLAVUZLUĞU KALDIRILSIN"

Bursa’daki dağcılık kulüplerinin sosyal medyadan Uludağ’ı tanıttığını dile getiren Arslan, “Bursa dağcılık ve doğa sporları kulüpleri ve gönüllü doğaseverler olarak, alan kılavuzluğunun kaldırılmasını istiyoruz. Diğer spor branşlarında olduğu gibi, dağlara ve milli parklara girişlerde herhangi bir ücret ödemeden antrenman, doğa yürüyüşü ve zirve faaliyetlerimizi yapmak istediğimizi tüm kamuoyunun bilmesini isteriz.” diye konuştu.

DAĞCILARDAN 80 LİRA KILAVUZLUK ÜCRETİ

Milli Parklar Müdürlüğü'nün alan kılavuzluğu eğitimi verdiğini anlatan dağcılardan DOĞADER üyesi Sami Ergüzen, alan kılavuzlarının dağcılardan istedikleri ücretlerin kaldırılması ve dağcıların serbestçe dağlarda gezebilmesini istediklerini söyledi.

Alan kılavuzlarının her 12 kişilik dağcı grubundan 80 lira kılavuzluk parası istediklerini anlatan Ergüzen, “Uludağ’a çıkacak 12 kişinin üzerindeki her gruptan 80 lira alıyorlar. İşin garibi ise bunlar 80 lirayı alıp gün boyunca onlarla ilgilenmiyorlar. Parkurun başına götürüp onları orada bırakıp başka grup almaya gidiyorlar. Zaten belirlenen 17 alan kılavuzunun bütün yükü kaldırması mümkün değil.” ifadelerini kullandı.

"BUNLARIN KAYA EĞİTİMİ BİLE YOK"

Alan kılavuzlarının yöre halkından olması gerektiğini anlatan Ergüzen, Uludağ için belirlenen 17 kişiden yalnızca birinin yöre köylülerinden olduğunu hatırlattı.

Dağcılık kulüplerinin yürüyüşlerinin minimum 15 ile 40 kilometreye arasında değiştiğini anlatan Sami Ergüzen, “Ama alan kılavuzlarının hiçbirinin bu performansı göstermesi mümkün değil. Ayrıca dağcılığın bir ayağı da kaya eğitimi, bırakın dağcılık eğitimini, kaya eğitimi bile yok. Kaya eğitimi olmayan alan kılavuzları dağcılara nasıl rehberlik yapacak?” diye sordu.

"ONLAR 15 GÜNDE BEN 25 YILDA DAĞCI OLDUM"

Yeşil Bursa Dağcılık Kulübü Başkanı Kadir Soyaltın ise alan rehberi olabilmek için daha önce 15 günlük kurs açıldığını belirterek, şöyle konuştu: “Belirlenen 17 alan kılavuzundan sadece 5 tanesi bu işi faal yapıyor ama onlarda sadece hafta sonu geliyorlar. O da bizi de kapsıyor ki bunun yanlış olduğunu düşünüyoruz. Bizler Yeşil Bursa Dağcılık Kulübü olarak hemen her hafta ya da iki haftada Uludağ’da faaliyet yapıyoruz. Bursa’da 20 tane kulüp var. Bu alan kılavuzlarının bunu karşılaması mümkün değil.”

Kendilerine de alan kılavuzu alma zorunluluğu getirildiğini anlatan Soyaltın, “Almazsak bize jandarma vasıtasıyla ceza yazacaklarını söylediler. Ama jandarmaya bunu sorduğumuzda öyle bir mevzuat olmadığı söyleniyor. Yani biz dağcı olarak dağlara gidemeyeceğiz.” şeklinde yakındı.

Alan kılavuzluğu belgesine ihtiyaçları olmadığının altını çizen Kadir Soyaltın, şöyle devam etti: “Zaten bizim alan rehberine ihtiyacımız yok. Çünkü onların alan rehberleri 15 günde yetişiyor ama ben 25 yıldır bu dağlara çıkıyorum. En az 300 kere o dağın zirvesine çıktım. 8 tane parkurları var, hiçbiri zirve değil. Şu anda hiçbir kişiyi zirveye götüremem. Dağcıyı zirveye götüremiyorsan ne anlamı var?”

Alan belgesi almak için iki yıl önce müracaat etmelerine rağmen iki yıldır kurs açılmadığını anlatan Soyaltın, sözlerini şöyle tamamladı: “En az 20 imza toplarsanız kurs açılır dediler, bizler 20’den çok fazla imza topladık ama bir türlü kurs açılmadı. Milli parklarda bize ‘ihtiyacımız yok’ şekilde cevap verildi. Daha önce böyle bir talebimiz oldu açmadılar, bundan sonra da istemiyoruz.”